Hilal ve Burak'ın düğünü için beş arkadaş -iki araba- İstanbul'dan yola çıktık. Çanakkale'ye gitmek için Avrupa yakasını kullanmak gayet uygun. Yollar da gayet güzel. Tekirdağ'dan sonraki yollar hız yapmaya -kaza yapmaya- çok açık o yüzden sık sık polis kontrolü yapılıyor. Bazen dümdüz gidiyor yol. Hani anliyorum dumduz bos yolda hız yapmamak ayri bir sabir. Ama arkadas "sen diresiyonu tut, ben GPS'e bakacagim" da denmez ki! :) Ben yan koltuktayim bu arada. Caglar da direksiyonda! Bir terslik yok mu bu iste? :)
Diger araba Gelibolu üzerinden feribota binerken, biz de Çağlar ile Kilitbahir'deki feribotu kullandık. Kilitbahir'den Anadolu yakasına geçmek için Eceabat'a kadar gitmek gerekiyor fakat Kilitbahir'deki feribot da sık ve karşıya geçmek sadece 10-15 dakika sürüyor. Toplam yolculuk 4-5 saat sürdü.
Diger araba Gelibolu üzerinden feribota binerken, biz de Çağlar ile Kilitbahir'deki feribotu kullandık. Kilitbahir'den Anadolu yakasına geçmek için Eceabat'a kadar gitmek gerekiyor fakat Kilitbahir'deki feribot da sık ve karşıya geçmek sadece 10-15 dakika sürüyor. Toplam yolculuk 4-5 saat sürdü.
Çanakkale'ye vardığımız da Çağlar'la ikimizin karnı iyicene acıkmıştı. Erkek tarafı bir güzel yemek hazırlarmış gelen misafirler için. Çorba, tavuklu pilav, haşlama et, yoğurtlu kabak ve helva. Gayet güzeldi ve bir güzel yedik. Sonra kalacağımız otele geçtik.
Çanakkale Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi - Uygulama Oteli'nde rezervasyon yaptırılmış bizim için. Daha önce hiç uygulama otelinde kalmamıştım. Hatta uygulama otelini ne bilmiyordum :) Öğrenciler otelde çalışıyorlar. Fiyat ve temizlik olarak fena değildi. Geceliği 27.5 liraya kaldık. Ama kahvaltısı güzel değildi.
Çanakkale merkezinde sahil kenarında çay bahçeleri var. Aslında her yerde olmayacak türde olduğu düşünüyorum çünkü masaların bazısında bira var bazısında insanlar çay içiyor. Genelde ikisi aynı anda satan yer bulmak çok kolay olmuyor.
Akşam olunca merkezdeki Anafartalar Oteli'nde düğüne gittik. Bol bol oynadık, gobekleri attik ve çok da eğlendik desek gayet yerinde olur. Gerçi çorba parası diyen çok oldu Burak'a :)
Ertesi sabah, öğrendiğimiz üzere Çanakkale'nin peynir helvasını en iyi yapan yeri olan meşhur Kadir Usta'dan peynir tatlısı aldık. Daha sıcak sıcak çıkmıştı (10 gibi). Dönüş yolunda da Çağlar'ın "yiyebileceğin en iyi köftelerden biri yiyeceksin şimdi" diyip, Tekirdağ'da Özcanlar'a uğradık. Oh mis gibi.
Mutluluklar Burak ve Hilal'e...
No comments:
Post a Comment